twitter
Google Plus
tumblr
rss

28 Aralık 2010 Salı

Fizy.com neden kapatildi ?


Fizy.com kapatılmış.arada girip 1-2 müzik dinlediğim sitelerden biridir.Aslında çokda fonksiyonelliği olan bir site değil.5-6 siteden müzikleri online olarak bot aracılığıyla çeken bir site.Her neyse,kıbrısta olduğum için farketmedim kapalı olduğunu,baktım friendfeedde milletin ağzına sakız olmuş.Konu üzerine bir yorum yapmadan önce bir araştırayım dedim.İlk önce site sahibinin ( http://ercanyaris.com/blog/ ) kullanıcısına yakarışlarını okudum.Gözlerim doldu :P
Daha sonra müyapın yapmış olduğu resmi açıklamayı okudum.Fizy sadece duygusal açıklamalarla gözleri doldururken,müyapın açıklamasında detaylı olarak görebiliyorsunuz.
Sitelerimize yazdığımız dandikten yazıların izinsiz başka yerlerde yayınlanmasına feryad-ı figan ediyoruz da başkalarının bir sürü para ve emek harcayarak oluşturduğu eserlerin bu şekilde usulsüz/haksız yayınlanmasını neden gayet doğalmış gibi görüyoruz?
Nasıl bir çifte standarttır bu?Olması gereken bu tür sitelerin olmaması değil mi?
Hak hukuk yok tabi Türkiyede önüne gelen at koştursun...
fizy.com'un kapatılması gayet yerinde bir karar olmuş.
Düzenleme: Aşağıdaki yandaki haberi bi inceleyin isterseniz.. :)

26 Aralık 2010 Pazar

Cep Telefonunu Modem Olarak Kullanmak


Cep telefonu hattındaki internetle bilgisayardan bağlanma, Nokia pc suite ile cep telefonunun interneti ile pc den internete girmek resimli anlatım şekillerinde arayabileciğiniz telefon interneti ile bilgisayar nasıl internete bağlanır bu yazıda...

Yazıya başlamadan önce vodafone'un bir tarifinden bahsedeyim(Diğer turkcell,kktcell,avea gibi operatörlerinde kendilerine göre kampanyaları olabilir,onları da araştırmanızda yarar var).Ayda 8 liraya sınırsız internet.Kampanya hakkında bilgi edinmek için ŞURAYA bir söz atın.Cep telefonunu kullanarak bilgisayarda internete nasıl girerim ?

Nokia' nın sitesinden PC Suite' i telefon modelinize göre indirin, kurun, telefonunuzu bağlayın ve aşağıdaki resimlerde gösterilenleri yapın:
İndir pc suite






İşte bu kadar basit. Ben arkadaşın bilgisayarı ile telefonunu bağlandım hızı gayet iyi, tavsiye ederim. Vodafone aylık sınırsız CEPNET tarifesine geçin 8 liraya bu şekilde heryerde internete girin. Sormak istediğiniz birşey olursa yorum göndererek ulaşabilirsiniz.

18 Aralık 2010 Cumartesi

Buseneosene Gelecek makinesi (Saka yapmak icin)


Güzel bir şaka sitesi aslında.2 site var. Buseneosene.comdan siz facebook profilinizle giriş yapıyorsunuz.daha sonra size verilen Gelecekmakinesi.com linkini arkadaşınıza veriyorsunuz.Arkadaşınız linke tıkladığında makineyle konuştuğunu sanarken,aslında sizinle konuşmuş oluyor.Şaka yapmaya meraklılar,sevenler için güzel olmuş.Tek kötü yanı, 4 dakikanız var,4 dakika sonunda arkadaşınız ona kimin şaka yaptığını öğreniyor.4 dakika içinde arkadaşınızı ne kadar kandırabilirsiniz size kalmış :)
Haber etmesi benden,şakalar sizden..

Şaka yapmaya başlamak için alttaki linke tıklayın;

http://buseneosene.com

12 Aralık 2010 Pazar

Facebook, hacker'lari odullendirecek !


Popüler paylaşım sitesi Facebook yeni bir gelenek oluşturmanın peşinde. Site düzenlemeyi planladığı "hacker(bilgisayar korsanı) kupası"ile kazananları ödüllendirecek.


One India'nın haberine göre, 2011 yılının ocak ayında düzenlenecek kupanın hedefi bilgisayar dehalarını ortaya çıkarmak. Yarışmacılar sosyal ağlardaki yetenek ve cesaretlerini sergileyecek.

Uluslararası kodlama yarışması formatındaki bu kupanın kazananları nakit para ve Facebook'un Kaliforniya'daki merkezine seyahat ödülünün de sahibi olacak.

Facebook finale kalacak 25 adayı online turlar ile belirleyecek. Daha sonra bu isimler müsabakanın finali için Kaliforniya'ya götürülecek.

Online eleme turları 2011 yılının ocak ayında başlarken , final ise mart ayında gerçekleştirilecek. Müsabaka ile ilgili ayrıntılar Facebook'un 'Hackers Cup' sitesinde yer alıyor.

Kupanın galibi 5 bin dolar (7 bin 515 Türk Lirası) para ödülü kazanırken, muhtemelen Facebook' ta kariyer şansının da sahibi olacak.

Zaman

11 Aralık 2010 Cumartesi

Torrent nedir ?


Torrent nedir , Kelime anlamı nedir , Torrent kelimesi nereden gelmistir,Torrentin çalışma prensibi nedir,nasıl çalışır :

Torrenti kelime anlamını sel olarak ifade edebilriz . Yaratıcısı olan Cohen`in bu ismi koymasındaki amaç dosya paylaşımının sel gibi hızlı ve düzensiz olmasıdır.Kısaca Cohen den bahsetmek gerekirse 1975 yılında Amerika'da doğan ve bilgisayar programlarını çok iyi şekilde kullanan Bram Cohen,BitTorent firmasının CEO'sudur.Torrenti tanımlamak gerekirse buyuk dosyaların transfer edilmesi icin kullanılan guvenli ve hızlı bir paylasım bicimidir diyebiliriz.Torrent bir P2P(peer to peer) dosya paylasım programıdır. Torrent ilk olarak linux sistemler için tasarlamıstır.Linux yazılımları çok büyük ebadlarda olduğu için paylaşılırken hep sorun çıkardıkları icin torrent sistemi doğmustur. Torrent olarak adlandırdığımız yapının sadece dosya uzantısı olduğunu belirtmemiz gerekir .Torrent uzantılı dosyalar ve istemci programlar aracığılı ile eriştiğimiz paylaşım sistemi protokolü (Network Protocol) ise Bittorrent'tir.



BitTorrent Nedir:
P2P yani peertopeer (kişiden kişiye) dosya paylaşımını sağlayan bir uygulamadır. Bu uygulamayı bulan kişi olan Bram Cohen daha sonra BitTorrent adında bir de yazılım yapmıştır. Bu nedenle bu iki kavramı karıştırmamak gerekir, BitTorrent hem uygulama hem de bu uygulamayı bulan kimsenin oluşturduğu bir yazılımın adıdır.
BitTorrent 2 Temmuz 2001 tarihinde ilk kez kullanılmaya başlanmıştır. Ve .torrent uzantılı dosyalar ile dosya paylaşımı yapılmaktadır. Bu .torrent uzantılı çok küçük boyuttaki dosyalar, asıl paylaşılan büyük dosyalar hakkında bilgiler içerirler, bu .torrent dosyalarını indiren kullanıcı daha sonra BitTorrent yazılımlarından biri aracılığıyla (utorrent, Azureus gibi) bu dosyayı açar ve indirme işlemine başlar. Yine aynı dosyayı indirmek isteyen başka bir kullanıcı bu ağa dahil olduğunda sizde dosyanın asıl sahibi gibi o kimseye kaynak olur ve indirdiğiniz dosya tamamlanmamış olsa da aynı zamanda veri göndermeye başlarsınız.
Kısacası , bittorrent aracılığı ile dağıtılan büyük dosyaları indirmek için kullanıcıların öncelikle .torrent uzantılı küçük dosyaları indirmeleri ve daha sonra bu küçük dosyaları uygun bittorrent yazılımları ile açmaları gerekmektedir.

Torrent Calısma Esası :
Torrent'in çalışma esası: Torrent'in çalışma esası aslında çok basittir: İlk ana sunucu dosyayı sisteme ve paylaşıma verdiği anda dosya torrent sistemi tarafından binlerce parçalara ayrılıyor. Daha sonra bu parçalar isteyen kişilere gönderiliyor. Böylece herkes parçaları aralarında paylaşmaya başlıyor.

Paylaşımda, elinizdeki dosya büyüklüğü yada hızınız önemli değildir. Paylaşımın en başındada en sonunda da herkes paylaşımda yer alır. Böylece hızlı bağlantısı olan kişilerin üstüne yüklenilmesi önlenir.

Torrent Calısma Prensibi :
Peki torrent nasıl calısır bunu bir inceleyelim.. Torrent sisteminin çalisma prensibi çok basittir. İlk olarak belirlenen ana sunucu paylaşılıcak dosyayı 32kb dan 4mb kadar olan parçalara ayırıyor. Bu parçalar daha sonra tracker dosyasını çeken bütün kullanıcılara dağıtılıyor kullanıcılar hep p2p de olduğu gibi parçaları hem seed eden makinadan hemde öbür download eden makinalardan alabiliyor.Torrentte dosyayı paylaşan kulanıcı , aradan çekilse bile kullanıcılar eksik kalan dosyaları kendi aralarında paylaşıp downloadlarını bitrerek kendileri de birer seeder a dönüşebiliyorlar. Bu paylaşımda kullanıcıların hızı önemli değil buda hızlı upload eden kullanıcıların üzerine yüklenilmesini önlüyor her ne kadar Bitcomet adlı torrent cilent'ı bunun aksini başarıp birçok sistem den banlanmış olsada. Torrent sistemi hatasız download yapmasıylada ünlüdür.Torrent , dosyayı download ederken hata denetliyicisi kullanır ve hatalı dosya indiyse hemen başka bir kullanıcıdan yeni parçacık talep eder bunuda kullanıcıya yansıtmaz hiç bir zaman. Ek olarak torrent , dosya indirirken yer bakımındada tutumlu davranır indirilmemiş bir dosyayla HDD sanal olarak yer kaplamaktansa indirdikçe yer kaplamaya başlar bu özellik bizim gibi çok hızlı internet hızına sahip olmayan kullanıclar için çok iyi bir özelliktir ama 100kb yi geçtiğiniz anlarda bu özellik harddiskinize zarar verebiliyor onun için HDD sanal alan ayırma özelliği de seçilebilir bir seçenek olarak programların içine konmuştur. Torrent sisteminde öbür kullanıcıların ne kadar hızla indirip ne kadara hızla gönderdiğini görebilirsiniz.
Bu görüğünüz resimde klasik kazaa, emule gibi server tabanlı paylaşım sisteminin yönetimini görmektesiniz..
İşte bu da torrent sisteminin ana çalışma prensibi. Gördüğünüz gibi herkes eşit ağırlık üstlenip p2p deki en verimli paylaşım sağlanabilmekte.


Torrent terimleri :

Torrent :
Paylaşılan dosyanın büyüklüğüne göre 20 kb ile 300 kb arasında olabilen, içersinde dosya ile ilgili gerekli tanımları içeren bir dosyacıktır. Esas dosyayı indirebilmeniz için zorunludur.

Availability :
Kullanıcıya(client) dağıtılan programın kaçtane full kopyası olduğunu gösterir. Her bir seed bu sayıya 1.0 ekler. O anda o dosyaynın bir kısmına sahip olan kullanıcılarda sahip oldukları oran kadar availability e ekleme yapar.

Seed ve seeder :
Dosyanın tamamına sahip olan ve bunu paylaşan kişilerdir. Dosyanın tamamının paylaşımda kalabilmesi için en az bir tane seeder olması zorunludur. Yoksa dosya eksik iner.

Peer ve peerer :
Dosyayı indiren ve aynı zamanda bunu paylaşan kişilerdir. BT`ye asıl hız kazandıran bunların paylaşması ve birbirleri ile dosya alışverişi yapmasıdır.

Leech ve leecher :
Sömürücü olarakta tanımlayabiliriz. Dosyayı indiren fakat bir sekilde bunu çok az paylaşan veya hiç paylaşmayan kişilerdir. Bütün zincirin kırılmasına ve hızın oldukça düşmesine neden olurlar. Lütfen bant genişliğinizin elverdiği kadar paylaşın.

Tracker :
Sistemdeki herkesi birbirine bağlayan, torrent dosyasının yüklü olduğu dağıtıcı sistemdir. Dikkat: Dosyanın aslı burada değildir, genellikle alakaları bile yoktur, sadece torrent dosyası yüklüdür.

Reseed :
Bir dosyayı seed eden kimse kalmamış ise, sadece peer'lerdeki tamamlanmamış dosyalar kalmışsa, dosyanın tamamına sahip birinin o swarm'a bağlanıp tekrar o dosyayı seed yapması gerekir. Buna reseed etmek denir. Genellikle reseed isteği yapıp da karşılığını alan peer'lar karşılık olarak dosyanın paylaşımını bir süre daha açık tutarlar.

Swarm :
Bir dosyayı yükleme / gönderme amacı ile birbirine bağlanmış makineler grubu. Örnek olarak bir torrent yüklemeye başladığınızda sizin 10 peer ve 3 seeder'a bağlandığınızı söyler ise, o zaman swarm sizden ve diğer 13 kişiden oluşmaktadır.

Client :
Torrentleri indirmek için kullanılan yazılımların herbirine Client denir.(Azureus, ABC, BitComet, BitTornado...gibi )


Bittorrent İstemcileri :

BitTorrent Official
(BitTorrent'in yaratıcısı Bram Cohen'in orjinal client'ı)
İşletim Sistemi: Linux / MacOS X / Windows
Programlama Dili: Python, C++

Azureus
İşletim Sistemi: Linux, Mac OS, Windows
Programlama Dili: Java

utorrent
İsletim sistemi:Windows

BitTorrent Experimental
İşletim Sistemi: Windows
Programlama Dili: Python

Extended BitTorrent Client (XBT Client)
İşletim Sistemi: Windows
Programlama Dili: C++

TorrentTopia
İşletim Sistemi: Windows
Programlama Dili: belirtilmemiş

Shareaza
(aynı zamanda eMule ortamınında da kullanılıyor)
İşletim Sistemi: Windows
Programlama Dili: belirtilmemiş

PTC - Personal Torrent Collector
İşletim Sistemi: Windows
Programlama Dili: Python

G3 - Bittorrent Client
İşletim Sistemi: Windows
Programlama Dili: Python

BitSpirit
İşletim Sistemi: Windows
Programlama Dili: belirtilmemiş

BitTornado (eski theShad0w's BT Experimental)
İşletim Sistemi: Windows
Programlama Dili: Python

BitComet
İşletim Sistemi: Windows
Programlama Dili: C++

9 Aralık 2010 Perşembe

Nikola Tesla Kimdir ? Hayat Hikayesi..icatlari..

"Nikola Tesla" evet,bu adamın hayatını ara ara tekrar okumak için bloguma yazmak istiyorum.Hikayesini bir okuyun isterseniz,ne büyük bir deha !
Eğer bu kadar uzun yazıyı okumaktan sıkılırım diyorsanız,hiç yoktan koyu ile yazdığım yerlere göz gezdirebilirsiniz,tavsiyem hepsini okumanız elbette.

"Nikola Tesla" adı size bir şey hatırlatıyor mu? Tanıdık geliyor mu bir yerlerden? Eminim ki Tesla'nın adını duyan insanların sayısı pek azdır...

Nikola Tesla, bir takım çevrelerce bilim dünyasından adeta silinmeye çalışılan büyük bir isim. Tesla o kadar çok ve önemli bilimsel gelişmeye imza atmış bir şahsiyet ki kendisi ancak Edison ile kıyaslanabilir. Hatta ondan bile daha önemli işler yaptığını söylemek asla yanlış olmayacaktır.

Nikola Tesla 1856 yılında Hırvatistan'da dünyaya geldi. İnanılmaz bir hafızası vardı. Altı dili çok rahat konuşabiliyordu. Gratz'daki Bilim Enstitüsü'nde 4 sene Matematik, Fizik ve Mekanik okudu. Ama onun esas ilgi alanı elektrik oldu. O dönemlerde elektrik henüz emekleme dönemini yaşayan çok yeni bir bilim dalı durumundaydı. Akkor telli ampul daha icat edilmemişti bile.

Tesla 1884 yılında ABD'ye geldi. Cebindeki tavsiye mektubunun yardımı ile mucit Thomas Edison'un yanında çalışmaya başladı. Edison o günlerde akkor telli ampulü yeni icat etmişti ve elektriğin aktarılması konusunda bir sistem geliştirmeye çalışıyordu. Edison bu noktada doğru akıma (DC) güveniyordu. Ancak DC o kadar çok sorun çıkarıyordu ki bir türlü istediği sonuçları elde edemiyordu.

Bir gün Tesla'yı yanına çağırdı ve sistemdeki sorunları çözerse kendisine büyük bir maddi ödül vereceğini söyledi. Tesla, Edison'u, o günün parası ile 100,000, bugünün parasıyla milyonlarca Dolarlık bir masraftan kurtararak sistemdeki aksaklıkları giderdi. Ama Edison vaadettiği ödülü vermedi. Tesla, bu durum üzerine Edison'un laboratuarındaki görevinden istifa etti. Edison, sözünden dönmekle kalmadı bir de Tesla'nın bundan sonraki bilimsel kariyerini kötülemeye, onu aşağılamaya başladı. Bugün Tesla'nın bu kadar az bilinen bir isim olmasının altında Edison'un bu çabalarının büyük payı vardır.

Tesla elektriğin taşınması için Edison'unkinden çok daha iyi bir sistem geliştirdi. Sistemde DC yerine alternatif akım (AC) kullandı. Tesla'nın geliştirdiği transformatörler vasıtası ile elektriği ince kablolar üzerinden uzak mesafelere kayıpsız taşımak mümkündü artık. Oysa DC temeline dayanan aktarım sisteminde her bir mil kare için büyük bir elektrik santrali kurmak ve çok kalın kablolar kullanmak gerekiyordu.

Ancak taşınacak elektriği kullanacak cihazlar olmadan bu sistemin herhangi bir pratik anlamı yoktu.

Tesla bundan sonra elektrikle çalışan motorlar yapmaya başladı. 19uncu Yüzyıl'ın sonlarında hiçbir bilim adamı, AC kullanan motorların gerçek olabileceğine ihtimal vermiyordu. Saniyede altmış kere yön değiştiren bir akımla çalışan motorun bir ileri bir geri gideceğini ve sonuç olarak hiçbir yere gidemeyeceğini düşünüyorlardı. Tesla böyle düşünenleri yanıltarak ilk AC elektrik motorunu icat etti.

Tesla'nın en önemli özelliklerinden biri oturup şöyle ya da böyle bir cihaz ya da sistem geliştireceğini söylemesi sonra da bunu gerçekten de aynen dediği gibi yapmasıydı.

Bir keresinde, Edison'un çalışma yöntemleri hakkında şöyle konuşmuştu: "Edison, bir samanlıkta kayıp bir iğneyi bulmak durumunda olsa bir balarısı çalışkanlığı ile tüm samanların altına tek tek bakarak söz konusu iğneyi bulmaya çalışır. Ben bilimsel çalışmalarında buna sık sık tanık olurdum. Oysa biraz teorik çalışma, biraz da hesaplama yapmak suretiyle harcadığı vakit ve emeğin yüzde doksanından tasarruf edebilirdi."

Tesla öyle büyük bir bilim adamı idi ki daha dünya fluoresan ampulle tanışmadan 40 sene önce kendi laboratuarını fluoresan ampullerle aydınlatıyordu. Çeşitli dünya fuarlarında ve sergilerde cam tüpleri alıp ünlü bilim adamlarının adını oluşturan ampuller yapıyordu. Günümüzdeki neon ampullerin ilk örnekleriydi bunlar.

Tesla dünyanın ilk hidroelektrik santralinin de mucidiydi. Niagara Şelalesi'nin üzerinde kurulu olan ilk hidroelektrik santral, "Tesla" imzasını taşıyordu.

Otomobillerde kullanılan ilk hızölçeri de Tesla icat etti.

Bu arada AC konusundaki başarıları George Westinghouse adındaki bir girişimcinin kulağına gitmişti. Westinghouse, Tesla ile bir sözleşme imzaladı. Sözleşmeye göre, Westinghouse, sattığı her bir kilovat AC elektrik için Tesla'ya 2.50 Dolar verecekti. Tesla bir anda tasarladığı ama parasızlık nedeniyle gerçekleştiremediği çalışmaları için nakit paraya kavuşmuştu.

(Publicity photo of Nikola Tesla sitting in his laboratory in Colorado Springs circa 1900. The laboratory was built in 1899. Tesla sent a copy of this photograph to Sir William Crookes in England in 1901.
Bu resmi fotoğraf,Nikola Tesla laboratuarında otururken Colorado Springs circa'da 1900 yılında çekilmiştir.Laboratuar 1899 yılında kurulmuş.Tesla bu resmin bir kopyasını Sir William Crookes'e 1901 yılında ingilterede vermiştir.
)
Ancak Edison da DC sistemi için büyük yatırımlar yapmıştı. Tesla'nın AC sistemini yerden yere vurmak konusunda her vesileyi ustalıkla değerlendiriyordu. AC'nin DC'ye oranla çok tehlikeli olduğunu iddia ediyordu. Tesla bu karalama kampanyasına karşı kendi pazarlama kampanyasını başlattı. 1893'te Chicago'da düzenlenen Dünya Fuarı'nda (fuarı 21 milyon kişi ziyaret etmişti) AC'nin ne kadar güvenli olduğunu göstermek içinden vücudundan geçirdiği elektrik ile çok sayıda ampul yaktı. Daha sonra kendi adını verdiği bobinleri kullanarak şimşek yaratıp bunları izleyicilerin üzerine fırlattı. Tabii ki kimseye bir şeycikler olmadı.

Tesla'nın Westinghouse'dan alacağı ücretin 1 milyon Dolar'ı geçmesi Westinghouse'ı malî sorunlarla yüz yüze getirdi. Tesla, sözleşmesi geçerli olduğu sürece Westinghouse'un iflas edebileceğini idrak ederek sözleşmesini yırtıp attı. Çünkü onun en büyük amacı insanlara ucuz AC elektrik verebilmekti. Dünyanın ilk milyarderi olmaktansa patentleri karşılığında kendisine ödenen 216,600 Dolar'a razı oldu.

1898 yılında, Madison Square Garden'da hazır bulunan izleyicilere, ilk uzaktan kumandalı tekneyi tanıştırdı.

Tesla halka ucuzdan da öte bedava elektrik enerjisi temin etme hayalleri kurmaya başlamıştı. 1900'de yatırımcı J.P. Morgan'ın 150,000 Dolar'lık malî desteği ile Long Island'da "Kablosuz Yayın Sistemi"ni kurdu. Bu yayın kulesi dünyanın ilk telefon ve telgraf hizmeti verecek, aynı zamanda dünyaya resim, borsa haberleri ve hava durumu yayını yapacak bir tasarımdı. Morgan bunun gerçek anlamda "bedava enerji" olduğunu anlayınca desteğini çekti. Morgan'ın desteğini çekmesi Tesla'yı finansal sorunlar içine sürükledi. Kule, hurda fiyatına alacaklılara satıldı. Dünya Tesla'nın çatlak olduğunu düşünmeye başlamıştı. O dönemde sesin, resimlerin ve elektriğin bu şekilde yayılması duyulmuş şey değildi çünkü.

Oysa insanların bilmediği bir şey vardı. Tesla'nın, Marconi'nin "radyoyu icat ettim" diye ortaya çıkmasından 10 sene önce radyonun temel çalışma prensiplerini ortaya koymuş olduğuydu. Aslında, 1943 yılında yani Tesla'nın öldüğü sene ABD Yüksek Mahkemesi Marconi'nin patentlerini Tesla'nın bu konuda daha önce gerçekleştirdiği çalışmalar nedeniyle iptal etti. Ancak bu konu neredeyse hasır altı edildi ve hemen hemen hiçbir zaman gündeme getirilmedi. Halâ bir çok başvuru kaynağında Marconi radyonun babası olarak gösterilirken Tesla'nın adından hiç söz edilmez. Şunu da belirtmekte fayda var: Marconi'nin radyosu ses iletmiyor sadece sinyal yayabiliyordu. Oysa bu, Tesla'nın Marconi'den seneler önce gerçekleştirdiği bir şeydi.

İşte bu noktada basın Tesla'nın iddialarını abartmaya başladı. Güya, Tesla, Mars'tan ve Venüs'ten sinyaller aldığını söylemişti. Bugün biliyoruz ki Tesla gerçekten de uzak birtakım yıldızlardan sinyaller almıştı. Ama o yıllarda uzay hakkında pek az şey biliniyordu. Basın, bilir bilmez Tesla'nın bazı iddialarını bire bin katarak kamuoyunun gündemine getiriyordu. Uzaylılarla konuştuğunu söyleyenler bile vardı.

Manhattan'daki laboratuarında çalışmalarını sürdüren Tesla, dünyayı, radyolardaki istasyon arama düğmesine benzer dev bir ayar düğmesi haline getirmeyi başarmıştı. Ayrıca yeryüzü ile aynı frekansta titreşim üretmeye yarayacak, buhar gücü ile işleyen bir titreşim cihazı yapmıştı. Sonuçta ne mi oldu? Yakın çevredeki bütün apartmanları sarsan şiddetli bir deprem meydana getirdi. Binalar zangır zangır sarsıldı, camlar kırıldı, boya ve sıvalar duvarlardan döküldü. Tesla'nın hesaplarına göre aynı sistemle Empire State binasını yok etmek hatta dünyayı ortasından ikiye ayırmak da pekala mümkündü. Tesla, bilim dünyanın rezonans frekanslarını hesaplamadan 60 sene önce bu işi yapmıştı. Tesla'nın dünyayı ikiye ayırmak konusunda deney yapmadığını düşünenler varsa hemen söyleyelim ki yanılıyorlar.

1899'da Colorado Springs'teki laboratuarında buna benzer bir girişimde bulundu. Dünyanın bir ucundan diğer ucuna gidip sonra da kaynağına geri dönecek enerji dalgaları gönderdi. Dalgalar geri geldiğinde bu dalgalara bir miktar elektrik daha yükleyerek bir daha gönderdi. Sonuçta insan elinden çıkan en büyük şimşek yaratılmış oldu. Tam 40 metrelik dev bir şimşekti Tesla'nın bu deney sonucunda elde ettiği rekor hala kırılamamıştır. Şimşeğin gürültüsü 35 km. mesafeden işitildi. Laboratuvarın etrafındaki alan garip bir mavi ışıkla kaplandı. Ama bütün bunlar Tesla'nın esas gösterisi öncesinde yaptığı ısınma çalışmaları gibiydi. Ne yazık ki laboratuvarında deneylere devam ederken kendine ait elektrik santralinin donanımını havaya uçurdu ve bir daha da onarması mümkün olmadı.

1. Dünya Savaşı'nda ABD devleti Alman denizaltılarını tespit edecek bir sistem geliştirme çabasına girmişti ve bunun için Edison'dan yardım istemişti. Tesla'nın bu konudaki önerisi enerji dalgaları kullanmak oldu. Bugün bu sisteme radar demekteyiz. Edison, Tesla'nın önerisini doğal olarak reddetti. Çok saçma bir öneriydi ona göre bu öneri. Dünya, bu nedenle radarın icadını 25 sene beklemek zorunda kaldı.

Tesla'nın başarıları karşısında elde ettiği ödül neydi dersiniz? Edison Madalyası!.. Edison tarafından sürekli eleştirilen birine bundan daha kötü bir ödül olamazdı. Sanayi dünyasının onu bilim literatüründen silme çabası işe yaradı. Yaklaşık 20 sene tecrit edilmiş bir yaşam sürdü ve modern dünyanın kurucularından Nicola Tesla, 7 Ocak 1943'te, 86 yaşında neredeyse beş parasız bir şekilde öldü. Teorilerini deneyecek mali kaynaklardan yoksun olduğu için sadece not tutabiliyordu. Arkasında tonlarca not defteri bıraktı. Bu defterler FBI tarafından hasıraltı edildi. Gün ışığına çıkarılmadı.

Ömrü boyunca 800 icadın patentini aldı. Eğer mali destekten yoksun kalmasaydı Edison'un rekorunu rahatlıkla kırabilecek bir insandı. Hayatının son 30 senesinde pek az patent alabildi. Dünya ne yazık ki Tesla'nın dehasına sahip insanları mali açıdan ödüllendirmeyi pek sevmiyor. Ödüllendirilenler sadece orijinal fikirleri alıp bu fikirleri üretime dönüştürüp satanların oluyor.

8 Aralık 2010 Çarşamba

Msnde kisisel iletiye buyuk smiley koymak


Yalnızca; Windows Live Messenger 9.5 sürümü ve üzeri için

Kişisel İletinize kopyalayamanız gereken kod:

*͋⃡(brb)

(brb) kısmını istediğiniz smileyle değiştirebilirsiniz.Arada boşluk Olmamak kaydıyla,birden Fazla Smiley Kullanabilirsiniz.






Önizleme:


7 Aralık 2010 Salı

Facebookta cizgi film karakterini profil resmi yapma

Bizim halk ne kadar da gaza geliyor hemen,tıpkı "yılmaz ilker şahin"(ygs de torpil olayı) olayındaki gibi.Öncelikle olayın aslını araştırmadan,koyun sürüsü gibi ne denirse yapmaya alışmışız bi kere..
gelelim konunun açıklamasına;

ÇOCUK HAKLARI DERNEĞİ AÇIKLAMIŞ : profil resimlerındeki çizgi film karakterleri çocuk pornocuları tarafından organize edilen birsey, amaç çocukların bu resimlerdeki arkadaşlık isteklerini daha çabuk kabul etmeleri, lütfen oyuna gelmeyin ve profılinizi eski haline getirin. Ayrıca buradaki habere de bakabilirsiniz:

http://www.foxnews.com/scitech/2010/12/06/viral-facebook-campaign-work-pedophile-masterminds/

Kısacası olay bizim tabirimizle sübyancıların organize ettiği bir olay. Böylece çocukların arkadaşlık isteklerini daha kolay kabul etmesi sağlanacak..

5 Aralık 2010 Pazar

Ingilizce’de a/an ve the Kullanimi – Using Articles

İngilizce’de sıkça karşılaştığımız “articles” sözcükleri sıfatlar gibi ismi belirtir.

İngilizce’de iki çeşit article vardır. Biri “indefinitive” olarak adlandırılan a/an grubu; diğeri ise “definitive” olarak adlandırılan the. Girişte bunlara değinmek gerekirse, a/an konuşma sırasında belirli olmayan tekil nesneler veya öbekler için; the ise belirli olan konuşmacıların haberdar olduğu nesne ve öbekler için kullanılır.


A/an Kullanımı

Bu sözcükler tekil isimlerle birlikte ve herhangi, bilinmeyen bir ismi belirtmek amacıyla kullanılır.

  • “My daughter really wants a dog for Christmas.” cümlesinde “a” herhangi bir köpekten bahsetmektedir, bu köpekle ilgili hiçbir bilgi bilinmemektedir.
  • “When I was at the zoo, I saw an elephant!” cümlesindeki “an” yine belirli olmayan, hayvanat bahçesinde bulunan herhangi bir filden bahsetmektedir. O an tek bir fil görmüş ve bundan daha sonra bir arkadaşımıza bahsediyoruz; bu yüzden isim tekil olduğu için “a/an” kullanıyoruz.

İngilizce’de “a ve an” sözcüklerini ismin baş harfine, bazı durumlarda da okunuşunda ağızdan çıkan ilk sese bakarız.

  • a car
  • an elephant
  • an umbrella
  • an hour (h sesini çıkarmadığımız için “an” kullanıyoruz.)
  • a user (u sesini “yu” olarak çıkardığımız için”a” kullanıyoruz.)
  • a university (u sesini “yu” olarak çıkardığımız için”a” kullanıyoruz.)

Yazı içinde tarihten bir olaydan bahsederken bu olayın kısaltmasının başında a/an kullanırız. Dikkat edeceğimiz nokta “a ve an”i kullanırken çıkardığımız ilk sestir. Örneğin; An ICaP (ay), An MSDS (em), An SPCC (es). Gördüğün gibi ses, sesli harfle başladığı için “an” kullandık.

  • Introductory Composition at Purdue (ICaP) handles first-year writing at the University. Therefore, an ICaP memo generally discusses issues concerning English 106 instructors.
  • An MSDS (material safety data sheet) was used to record the data. An SPCC plan (Spill Prevention Control and Countermeasures plan) will help us prepare for the worst.

“A ve an” kullanımında bahsetmemiz gerek bir kural da öbeklerle ilgili. “A ve an” kelimeleri belirttiği gibi bu işi öbekler için de yapabilir. Bu durumlarda a ya da an oluşuna karar verirken öbeğin ilk kelimesinin, ilk sesine bakarız.

  • a broken egg
  • an unusual problem
  • a European country (ses “yu-ro…” şeklinde çıktığı için “a” kullanıyoruz.)

Son olarak İngilizce’de bir grubun (meslek, milliyet, inanış) üyesi olduğumuzu anlatırken kullanacağımız kelimelerde, “a/an” de kullanmayı unutmamalıyız.

  • I am a student. (Ben öğrenci grubunun bir üyesiyim.)
  • I am a Turkish-boy. (Türk milletinin bir üyesiyim.)
  • Seiko is a practicing Buddhist. (Seiko Budizm öğreniyor ve o inanışın bir üyesi.)

The Kullanımı

İngilizce’de the hem tekil hemde çoğul isim veya öbekler için kullanılabiliyor. Ancak kullanımdaki önemli esas, bilinen bir şey adına konuşmamız; konuşmacıların o isimden haberdar olması veya parçada daha önce belirtilmiş olmasıdır. Bunun ne demek olduğunu birkaç örnekle anlatalım.

  • “The dog that bit me ran away.” mahalledeyim ve bir arkadaşımı gördüm, ona köpekten bahsedeceğim. Bunu the kullanarak yapacağım, çünkü bahsedeceğim köpek herhangi bir köpek değil, beni ısıran köpek.
  • “I was happy to see the policeman who saved my cat!” Bir polis bana yardım ediyor ve kedimi kurtarıyor. O polisi ben cümlede açıklıyorum. İsmini bilip bilmemem önemli değil, ancak onunla ilgili bir bilgiye sahibim. O herhangi bir polis değil ki “a” kullanalım; o benim kedimi kurtaran polis.

Sayılabilen ve Sayılamayan İsimler

A/an yalnızca sayılabilen tekil isimler için kullanılabilir. The ise sayılamayan isimler ile kullanılır.

  • I need a bottle of wine.
  • I need a new glass of milk.
  • “He spilled the milk all over the floor” (bildiğimiz bir süt, örneğin o gün erkenden aldığımız süt.) ya da “He spilled milk all over the floor” (herhangi bir süt).

Coğrafya’da the Kullanımı Hakkında Kurallar

Aşağıdakiler için the kullanmıyoruz;

  • names of most countries/territories: Italy, Mexico, Bolivia; however, the Netherlands, the Dominican Republic, the Philippines, the United States
  • names of cities, towns, or states: Seoul, Manitoba, Miami
  • names of streets: Washington Blvd., Main St.
  • names of lakes and bays: Lake Titicaca, Lake Erie except with a group of lakes like the Great Lakes
  • names of mountains: Mount Everest, Mount Fuji except with ranges of mountains like the Andes or the Rockies or unusual names like the Matterhorn
  • names of continents (Asia, Europe)
  • names of islands (Easter Island, Maui, Key West) except with island chains like the Aleutians, the Hebrides, or the Canary Islands

Aşağıdakiler için the kullanıyoruz;

  • names of rivers, oceans and seas: the Nile, the Pacific
  • points on the globe: the Equator, the North Pole
  • geographical areas: the Middle East, the West
  • deserts, forests, gulfs, and peninsulas: the Sahara, the Persian Gulf, the Black Forest, the Iberian Peninsula

Nerelerde Article Kullanmayacağız?

Aşağıdaki gibi bazı isimler için article kullanmıyoruz.

  • Names of languages and nationalities: Chinese, English, Spanish, Russian
  • Names of sports: volleyball, hockey, baseball
  • Names of academic subjects: mathematics, biology, history, computer science

Genel şeylerden bahsederken sözcükleri çoğul seçtiğimiz için a/an veya the kullanmayacağız.

  • Birds fly; dogs don’t.
  • Sharks are dangerous.
  • Computers are made of plastic and electronics.

Zaman periyodlarında kullanmayacağız.

  • 7:00
  • Friday
  • September
  • New Year’s Day
  • 1963

Nerelerde Article Kullanacağız?

  • Superlative yapı ile birlikte the kullanacağız.

She is the best student in the classroom.

Which is the longest river in the world?

  • “of” ile yapılan tamlamalarda the kullanacağız.

The name of the child is…

The meanings of the new words are…



29 Kasım 2010 Pazartesi

The Social Network Download-Sosyal Ag Filmi-Turkce Altyazi

Filmi izledim,gerçekten güzel.Yaşanmış hayat hikayelerini(true story) tarzı filmleri severim.İzlemenizi tavsiye ederim,facebook nasıl kuruldu,kurulurken mark zuckerberg'in başından geçenleri anlatıyor.Gelelim filmin tanıtımına;

The Social Network (2010) – IMDb

Tüm dünyada olduğu kadar Türkiye’de de bir fenomene dönüşmüş, milyonların sosyal paylaşım sitesi Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg ve arkadaşlarının öyküsü.
David Fincher’in yönettiği ve Rooney Mara, Jesse Eisenberg, Andrew Garfield ile Rashida Jones’un oynadığı Sosyal Ağ (The Social Network), 22 Ekim 2010’da Warner Bros. dağıtımıyla Warner Bros. tarafından vizyona çıkarılıyor.
2003 yılının Ekim ayında alkollü bir gece, kız arkadaşından yeni ayrılmış olan Mark, üniversitenin bilgisayarlarına sızarak, kampustaki tüm kadınlarla ilgili bilgilerden oluşan bir veri tabanını içeren bir site yaratır, ardından yan yana iki fotoğraf koyarak kullanıcılardan hangisinin “daha ateşli” olduğunu seçmesini ister.

Sitenin adını Facemash koyar; site bir anda virüs gibi etrafa yayılarak tüm Harvard sistemini çökertir ve görünürdeki kadın düşmanlığıyla kampusta tartışma yaratır; Mark, Facemash’ı yaratarak kasıtlı olarak güvenliği, telif hakları yasasını ve özel hayatı ihlal etmekle suçlanır. Tam o anda, Facebook’un altyapısını oluşturan iskelet ortaya çıkmıştır. Kısa süre sonra, Mark Harvard’da bir ekrandan diğerine , Ivy League üzerinden Silikon Vadisi’ne ve tüm dünyaya bir yangın misali sıçrayacak olan thefacebook.com sitesini oluşturur. Ama yaratım sürecinin karmaşasında, her şeyin nasıl gerçekleştiği, içinde bulunduğumuz yüzyılın en orijinal fikirlerinden biri olduğu açık olan bu şeyde kimlerin isminin anılması gerektiği konusunda hararetli bir mücadele doğar. Bu mücadele, dostların arasını açacak ve yasal yollara başvurmaya kadar uzanacaktır.
Tür : Dram / Tarihi
Gösterim Tarihi : 22 Ekim 2010
Yönetmen : David Fincher
Senaryo : Aaron Sorkin , Ben Mezrich (Kitap)
Yapım : 2010, ABD
Oyuncular
Jesse Eisenberg (Mark Zuckerberg) , Joseph Mazzello (Dustin Moskovitz) , Justin Timberlake (Sean Parker) , Andrew Garfield (Eduardo Saverin) , Rooney Mara (Erica Albright) , Rashida Jones (Marylin Delpy) , Armie Hammer (Cameron / Tyler Winklevoss)



28 Kasım 2010 Pazar

Inci sozlukte populer @2ler


Sevdiğim bi dostumun blogunda okurken baya güldüm,burada da paylaşmak istedim.
Okumaya başlamadan önce bolca küfür icerir baştan uyarayım..

@1 kanal d de annem var lan olaya bak
@2 en son kerhane d’ydi oraya mı geçmiş sürtük.

@1 siz seks kelimesini bilmezken ben grup seks yapıyordum
@2 iki elinle mi yapıyordun?

@1 istedim vermediler sen sikersin dediler.
@2 yine pet shopa mı gittin lan.

@1 bu başlıkta sanal sex yapıyoruz canım üstünde ne var
@2 anan

@1 günde 300 lirayla gecinen varmış varmış bugün öğrendim.
300 lira ne yaaa, nasıl geçiniyolar ki. bi starbucksta zaten hesap o kadar geliyor
çok şaşkınım gerçekten de
@2 starbucksta hesap gelmez self servis orası mal herif

@1 otobüste yaşlı bi adamı kaldırıp oturdum .çok zevkli oluyor lan
@2 çok zorlanmışındır yalaya yalaya kaldırıp üstüne oturman.

@1 baskasinin attirdigi memeleri yalayan midesizler sevgilinin memelerini yalıyorsun ama kimbilir kimler akıttı o memelere..
@2 sen dogdugunda emiyordun onlari amk

@1 kocası gidince tamirciye veren pornosu arıyorum cidden tamirci tesisatçı falan pornosu bilen var mı beyler , aldatmalı
@2 eve gizli kamera koy

@1 35 yaşındayım hiç 31 çekmedim günah beyler.
@2 adam çolak beyler.

@1 ezan okunurken arkadan back vocal yapan sokak köpekleri.
@2 sana çeviri yapıyorlardır.

@1 1 milyon dolarım var ne yapayım paran mı var derdin var a.q. ne yapayım, iş mi kurayım, gemicik mi alayım, faize mi yatırayım?
@2 monopoly’i kenara kaldır olum önce. sonra elini yüzünü yıka

@1 beyler haşkarya ne demek bulana götümü vercem
@2 haşlanmış karides yarrağı… götü rica edeyim

@1 götüm yüzük gibi daha hiç sikilmedi, sikilmedi lan
@2 götünü sikip yüzüklerin efendisi olmak istiyorum

@1 rusya ya gitsem nüfus 9 ayda 2 katına çıkar
@2 okadar dogura bilecenmi lan

@1 beyler ferrarim için bildiğiniz iyi bir tamirci var mı?
@2 toys’r'us ta ücretsiz tamir ediyolar

@1 hocaya sordum dedi huzur islamda .babama sordum dedi tek yol devrim. ne ayak piçler
@2 birde anana sor üçleme yap

@1 bana orospu çocuğu olmadıgınızı kanıtlayın bekliyorum!?
@2 çünkü kardeş değiliz

@1 pi yi kaç alıyoz lan piçler
@2 ne kadar alabildiğine bağlı

@1 artik insan hayvan evliligi serbest birakilsin yaa 21. yy da yasiyoruz beyler. yakismiyor, modern olalim biraz.
@2 hangi insan alacak ki seni ibne?

@1 kız illa götünü yalıyacağım diye tutturdu ikna edemedim bir türlü güzelmiş ama
@2 yalayacak baska sey bulamadıysa normaldir

@1 inciler çok önemli bir soru sorucam lan size babam annemi aldatıyor lan. babamı öldüreyim mi yoksa sikini mi keseyim ?
@2 annenin intikam alması için yardım edebilirim

@1 sikimin fotosunu çekerken makine bozuldu
@2 o kadar çok zoomlarsan makine bozulur tabi

@1 beyler biri ananızı sikse ne yapardınız evet lan ne yaparsınız?
@2 bu başlığı açardım.

@1 prezervatifi ağzıyla takan bakire kızla evlenir misiniz?
@2 evde mi kaldın lan

@1 bugün iki liseninin kafasını tokuşturdum beyler.
@2 kafanı aynaya çarpmış olmayasın.

@1 allah kardıramayacağı kadar ağır bir taş yaratabilirmi lan?
@2 senin kaldıramayacağın kadar beyin yarattığına göre…

@1 türkiyedeki herkes orospu çocuğudur inanmayanlar için entry giriyorum.
@2 olm anan 70 milyonu doğurmuş olamaz

@1 sizi terkeden eski sevgilinizi kerhanede görseniz ne yapardınız lan
@2 ben çocugunu alır okutur büyük adam yapar incide böyle bi başlık açmasını sağlardım.

@1 beyler yapılan bir araştırmaya göre sinemadayken eğer filmde sikiş sahnesi çıkarsa salondaki kadınların yüzde 87 si yandaki herifin çadırı kurup kurmadığını merak ediomuş lan çok ilginç deil mi
@2 arastirmayi fener tutan lavuk yaptiysa, sikimde gozu olan o ibneyi ilk seansta sikecem lan!

başlık: beyler uzaylıların tecavüzüne uğradım
@1: gece uyandığımda odamdaydılar beni bağlayıp uzay gemilerine götürdüler ve siktiler. kendime geldiğimde sabah olmuştu ve yatağımdaydım. gördüklerim kesinlikle rüya değildi. onlar var beyler.
@2: maskeleri çıkartabilirsiniz beyler.


başlık : beyler sevgilim vejetaryen ağzıma almam diyor
1.entry : en parlağınız alıversin sevgili değiştirmeyeyim.
2.entry : bamya yiyebilir, sorun yok.


başlık: pi yi kaç alıyoz lan piçler
2. ne kadar alabildiğine bağlı


beyler sikişsiz porno arıyorum
@1 bulana şuku
@2 liverpool-beşiktaş


başlık: msn de kişisel iletim aynen şöyle beyler
1.''mevlana değilim, adam ol öyle gel.''
havalı mıyım?

2.@1 henüz değil biraz daha basacaz *



başlık: ilk anal yaptığınız kızın adı.
1-benimkinin ismi merveydi,çok ta hoş kızdı
2-merve
3-merve
4-merve
5-merve
6-merve
7-merve
8-merve
9-merve
10-merve
...

@1 liseli diyenlerin aq liseli muhabbeti yapmayın bana
@2 sana sesleniyorum sikeceksen hakkıyla sik
@2 hakkı gel kanka

1. olum odtü s*ker başka üniversitelerde okuyanlar boşa okuyor malsınız hepiniz
2.niye lan bütün gerizekalılar oraya toplanmak zorun da mı?

başlık: yolda yürürken laf atıyolar bıktım
1. ciddiyim. çok bunaldım.
2. kaldırımda yürü o zaman dangalak yolda niye yürüyosun


sigara ve alkole ayrı ayrı para vermek yerine
@1 tütün kolonyası içiyorum amk. :/
@2 şişeyi de götüne sok vibratör e de para verme.


hayatımda 4 kız var
@1 geceler kısa geliyor. çıkarmadan 2 vuruyorum hepsine .
@2 adam goro beyler.

denizlide ororspu telefonu
@1 bilen varmı.şöyle 22-28 yaş arası.pek pahalı olmayan bi orospu telefonu lazım bana
@2varda nezaman arasan meşgul çalar

iki tane liseliyi kafa kafaya vurdum
@1 süper zevkli oluyo lan
@2 adam aynaya carpmış beyler

teoman kaç tane karı sikmiştir lan
1 merak ettim
@2 senden önce mi, senden sonra mı?

16 ay kızıl bi hatunla çıktım
@1 öyle kızıl kızıl diye yollara düşecek kadar bi numara yok. 2 hafta sonra alışıyo insan
@2 eline kına yakmış beyler


Facebook.com nedir?


Facebook Inc, insanların arkadaşlarıyla iletişim kurmasını ve bilgi alış verişi yapmasını amaçlayan bir sosyal web sitesidir. 4 Şubat 2004 tarihinde Harvard Üniversitesi 2006 sınıfı öğrencisi Mark Zuckerberg tarafından kurulan facebook, öncelikle Harvard öğrencileri için kurulmuştu. Daha sonra Boston civarındaki okulları da içine kapsayan facebook, iki ay içerisindeki Ivy Ligi okullarının tamamını kapsadı. İlk sene içerisinde de; Amerika Birleşik Devletleri'ndeki tüm okullar facebook'da mevcuttu. Üyeler önceleri sadece söz konusu okulun e-posta adresiyle (.edu, .ac.uk, vb.) üye olabiliyordu. Daha sonrasında da ağ içine liseler ve bazı büyük şirketler de katıldı. 11 Eylül 2006 tarihinde ise facebook tüm e-mail adreslerine, bazı yaş sınırlandırmalarıyla açıldı. Kullanıcılar diledikleri ağlara; liseleri, çalışma yerleri ya da yaşadığı yerler itibarıyla katılım gösterebilmektedirler.

Temmuz 2007 itibarıyla, 34 milyon kullanıcısıyla dünyanın en büyük üniversite tabanlı kullanıcılarına sahip oldu.

Alexa istatistiklerine göre facebook 31 Ekim 2010 itibarıyla; Alexa verilerine göre Dünya'nın en fazla ziyaret edilen 2'inci sitesidir. Bunun yanı sıra; Kanada, Güney Afrika ve Norveç'in en fazla ziyaret edilen sitesi; İngiltere ve İsveç'in 2. en fazla ziyaret edilen sitesi, Mısır ve Panama'nın 3., ABD, Avustralya da 5. ve Türkiye'nin de 1. en fazla ziyaret edilen sitesidir.

Facebook ismini "paper facebooks"'dan alır. Bu form A.B.D. üniversitelerinde okulların öğrencilerine, öğretmenlere ve çalışanlara doldurduğu onları tanıtan bir formdur.

Facebook'un şu anda 500 milyondan fazla aktif kullanıcısı bulunmaktadır.

Site kullanıcılara ücretsizdir ve gelirini banner reklamlarından ve sponsor gruplarından almaktadır (Nisan 2006'da gelirlerin haftalık 1.5 milyon dolar olduğu öne sürülmüştür). Kullanıcılar profilleri fotoğrafları, ilgi alanları, gizli ya da açık mesajları ve arkadaş grupları sergilemektedir. Profillerin gösterimi sadece arkadaşlara görünecek şekilde veya belli ağların dışındakilere açık olmayacak şekilde sınırlandırılabilir. TechCrunch'a göre; A.B.D.'deki üniversitelerdeki öğrencilerin %85'inin facebook'da bir hesabı bulunmakta ve bunların %60'ı her gün bağlanmaktadır. %85 her hafta, %93 her ay bağlananlar arasındadır. Facebook sözcüsü Chris Hughes ise kullanıcıların her gün ortalama 19 dakika facebook'da vakit geçirdiğini söylemektedir.
Facebook'un Kurucusu, eski Harvard Üniversitesi Öğrencisi Mark Zuckerberg 13 Mart 2009 itibarıyla facebook'un yeni arayüzü tüm hesaplarda kullanılmaya başlamıştır. Ancak bu arayüz, kullanıcılar arasında ikilik yaratmıştır. Bazı kullanıcılar bu arayüzü çok başarılı bulurken, bazı kullanıcılar protesto etmektedir. Facebook yöneticileri ise bu yeni arayüz için ısrar etmektedirler.

Teknik açıdan ise facebook, web otoriteleri tarafından en başarılı Web 2.0 uygulamalarından biri olarak gösterilmektedir.

2006 yılında, MySpace'in News Corporation'a satılmasıyla facebook'un da satılacağı söylentileri çıkmıştır. Zuckerberg ise facebook'u satmak istemediğini belirtmiş ve söylentileri yalanlamıştır.

İlk teklifin Viacom tarafından 975 milyon dolar olduğu öne sürülürken; Eylül 2006'da Yahoo 1 milyar dolar teklifte bulunmuştur. Ekim ayında ise; Google YouTube'u satın aldıktan sonra, facebook için 2,3 milyar dolar teklifte bulunmuştur.

Facebook yöneticilerinden Peter Thiel ise, Facebook'un iç değerinin 8 Milyar dolar olduğunu ve proje gelirlerinin 2015 yılı için 1 milyar dolar olduğunu söylemiştir.

24 Ekim 2007'de; Microsoft facebook'un %1,6'lık hissesini 240 milyon dolar ödeyerek satın almıştır. Google ve diğer şirketler de benzeri bir yöntemle facebook hisselerine yönelmektedir.

2008 Ağustos'unda Facebook'un aylık 100 milyon aktif kullanıcısı vardı. İnsanlar birbirini Facebook'a çağırdı ve bu sayı 7 ayda iki katına çıktı. 2009 Nisanı'nda ise bu sosyal ağın ulaştığı insan sayısı 200 milyondu. 2009 Temmuz'unda ise dört aydan kısa bir sürede Facebook kullanıcı sayısı 50 milyon daha artarak 250 milyona ulaşmıştır.

23 Temmuz 2009'da başlayan bir uygulamayla Facebook'a, Yahoo sitesi içerisinden ulaşma imkânı getirilmiştir.

Mark Zuckerberg kimdir ?


Mark Elliot Zuckerberg (d. 14 Mayıs 1984) sosyal paylaşım sitesi Facebook'un kurucusu Amerikalı girişimci. Zuckerberg 2004 yılında Harvard Üniversitesi'nden girişimci arkadaşları ile Facebook'u kurarak dünyanın en genç zengini oldu. 2010 itibariyle kişisel serveti $4 milyar Amerikan dolarıdır. Zuckerberg diş hekimi baba ve psikolog annesinin tek çocuğu olarak 1984'te dünyaya geldi. İlk programını 10 yaşındayken yazdı. Lisedeki başarılı notlarıyla ABD'nin en saygın üniversitelerinden Harvard'a girdi.
İlk yılında, okulun en yakışıklı ve en güzel öğrencilerinin seçildiği facemash.com sitesini kurdu. Sitede Harvard'daki tüm öğrencilerin fotoğrafları vardı. Ancak fotoğrafları bulmak için, üniversitenin veri tabanına girmesi gerekmişti.

Veri tabanını hacklediği ortaya çıkan Zuckerberg, disipline verilince okulu bıraktı. Harvardlı öğrencileri internet üzerinde buluşturmak için ikinci sitesi olan Facebook'u kurdu. Facebook, 18 ayda ABD'nin en büyük arkadaşlık sitelerinden biri haline gelince, yatırımcılarından ilgisini çekti. Zuckerberg, yatırımcılarla bir akşam yemeğinde buluştuğunda yaşı küçük olduğundan alkol bile içemediğinden, gece boyunca gazoz içti. 18 ay önce kurduğu sitenin bir bölümünü wall street yatırımcılara 60 milyon dolara sattı.

Dünya çapında 2 bin 200 üniversite, 22 bin lise ve 2 bin şirketin buluştuğu facebook, 2010 itibari ile 400 milyon kişiye yakın üyesiyle dünyanın en çok ziyaret edilen 7. sitesi 25 yaşındaki Zuckerberg, bilgisayar endüstrisinin yeni Bill Gates'i olarak nitelendiriliyor.


18 Kasım 2010 Perşembe

Indexleme Hizini arttirmak icin ipuclari


Hoşuma giden yazıları yayınlamayı severim,özellikle bilgi verici ise.Bugun öylesine araştırma yaparken buldum, yazıyı da paylaşmak istedim.(yazı seohocasi.com'dan alıntıdır)

Güncel İçerik (3x hızlı indexlenme)

Güncel içeriğin herkes Google açısından önemini biliyordur. Sitemizde hangi aralıklarla içerik yayınlanıyorsa, Google Botları’n ziyareti de ona göre şekilleniyor ve içerik güncelliği ile doğru orantıda site ziyaret sayısını belirliyorlar.

Dolayısıyla sitede gün aşırı içerik değişikliği varsa Google gün aşırı girmeye başlıyor. Saatte bir değişiklik varsa saatte bir Google ziyaret ediyor.

İmleme Siteleri (4x hızlı indexlenme)

İmleme siteleri, en çok içerik girilen sistemlerdir. Öyle imleme siteleri vardır ki, neredeyse dakika başı yeni bir link eklenmekte ve içerik güncellenmektedir. Google Bot neredeyse bu sıklıkta güncellenen imleme sitelerinden çıkmamaktadırlar. Dolayısıyla yeni yazılan yazılarınızın linkini bu sitelere eklemek, Google’ın yazınızı anında farketmenizi sağlayacaktır. Tabi ki burada indexleme hızı tamamiyle, imleme sitesinin güncellenme sıklığına bağlıdır.

Sosyal Siteler (5x hızlı indexlenme)

Tabi ki, burada sosyal sitelere genel olarak imleme siteleri dahil olsa da, onlar dışındakilerden bahsedeceğim. Özellikle Twitter, Facebook, FrienFeed gibi sosyal sitelerde son yazılarınızın linklerinin yer alması 3 ila 6 kat arasında indexlenme hızınızı arttırabilir. Bunun için Son yazılarınızı Twitter, Facebook gibi uygulamalara göndermek oldukça iyi bir tercih olacaktır.

Ping Siteleri (4x hızlı indexlenme)

Ping siteleri, arama motorlarına yeni yayınlana yazılar hakkında veri gönderen sitelerdir. Hazır sistemlerimiz destekliyorsa otomatik ping servislerine gönderme ayarları yapılmalı. Desteklemiyorsa, Elle bu servislere yazılarımız eklenmelidir.

Sitemap Oluşturma (3x hızlı indexlenme)

Site içerisindeki yazılarımızın bir güncellenme aralığı varsa, site haritasının da güncellenme sıklığı vardır. Özellikle anasayfanızdan link çıkışında bulunduysanız bu daha fazla olmaktadır. Google webmaster araçlarından sitemap ekledikten sonra, google daha hızlı ziyaret edebilmektedir, site haritasınız. Aynı zamanda sitemap eklentisi kullanıyorsanız bunun da oldukça faydası olacaktır. Çünkü sitenize her eklenen yeni link, site haritası eklentisi tarafından Sitemap’e eklenerek arama motorlarına bilgilendirmelerde bulunmaktadır. Aynı zamanda bu bilgilendirmeyi, Webmaster araçlarından Sitemap’i yeniden yükle diyerek de yapabilirsiniz.

Site haritasında alacağınız backlinkler, site haritanızın güncellenme sıklığını arttıracaktır. Bu vesileyle, tüm sayfalarınızın linkini listeleyen site haritanızdan Google, yeni bir sayfa açılıp açılmadığnı anlayabilmektedir.

Son Yazıları başka sitede gösterme (4x hızlı indexlenme)

Örneğin, autocadhocasi.com’un son yazılarını ototmatik olarak çok sık güncellenen Arşivtr sitesinde görüntülüyorum. Özellikle tüm sayfalarında,. Yani Google hangi sayfasını ziyaret etse, autocadhocasi.com sitesinin son yazısını anında görüp indexleyecek. Bu durum eklediğiniz sitenin güncellenme aralığına bağlıdır. Ancak elle başka sitelere eklemektense otomatik yayınlanması çok daha hızlı bir yoldur. Aynı zamanda sitenin ne kadar fazla içeriği varsa, Google’un bir sayfasına ziyaret etme olasılığı da o kadar arttığı için, son yazıları eklediğiniz sitenin, google hangi sayfasını ziyaret ederse, sizin sayfanız indexlenmiş olacaktır.

Yazılarda küçük değişiklikler (2x hızlı indexlenme)

Yazıların kendi içelerinde güncellenme sıklığı yine Google botları açısından önemli bir kriterdir. Yazı içerisinde, cümle değişiklikleri hatta kelime değişiklikleri yapsanız bile bu google botların gözünden kaçmayacak ve bir sonraki ziyaretini kısaltacaktır.

Yazılara Yorum Yapılması (2,5x hızlı indexlenme)

Yazılarınıza yorum yapılması, yine o sayfa içerisinde ayrı bir güncelleme olayıdır. Bir yazıya ne kadar sık yorum ekleniyorsa, Google Bot yine o sıklıkla ziyaret etmeye başlayacaktır. Bu açıdan ziyaretçileri yorum yapmaya teşvik edin ve yapılan yorumlara mutlaka cevap verin. Eğer yorum yapılmıyorsa, ziyaretçi kılığında siz bile yorum ekleyebilirsiniz.

Sık güncellenen sitelere yorum yapmak (3x e kadar hızlı indexlenme)

Sık güncellenen sitelere, kendi sitenizi de belirterek yorum yaptığınızda, o sayfaya Google Bot’un ilk gelmesiyle, botu sitenize de çekmiş olacaksınız. Özellikle burada yorum yaptığınız sayfanın güncelliği, sitenin güncelliğinden daha önemlidir. Dolayısıyla, sık yorum alan bir yazıya yorumda bulunmak daha avantajlı olacaktır.

Siteniz hızlı olsun (2x e kadar hızlı indexlenme)

Hızlı siteyi hem ziyaretçiler, hem Google sever. Siteniz ne kadar hızlı olursa ve xhtml boyutu ne kadar az olursa, google daha çok ziyaret etmeye başlar. Bir siteyi hızlandırmak için gerekli 30 a yakın kriteri İnanılmaz Site Hızlandırma Yöntemleri başlığında anlatacağız.

Linkinizi ilgili google arama sonucuna ekleme (1.5x hızlı indexlenme)

Evet hiç kimsede yer almayan bilgilerden bir tane daha. Yeni bir yazı yayınlar yayınlamaz, yazıya ait, ilgili anahtar kelimede Google’da arama yapın. O arama sayfasında en altta “Memnun kalmadınız mı? Daha iyisini yapmamıza yardımcı olun” yazmaktadır. Buraya tıklayarak ilgili linki ekleyerek google sonuçlarında göremediğinizi, görmek istediğinizi belirtiyorsunuz.

Sidebarda son yazıları listeleme (2x hızlı indexlenme)

Yan menüde sitenize ait son yazıları listelerseniz. Google bot, herhangi bir yazınızı ziyaret için gelse de, yan menüden son yazınızı fakederek onu indexleyecektir.

Yazı linkini google da arama (1.5x hızlı indexlenme)

Yazdığınız yazının linkini Google’da arayarak, bir nevi bu link hakkında Google’ı bilgilendirmiş oluyorsunuz. Çok etkili olmasada, yine faydası dokunabilecek bir tekniktir.

Google toolbar kullanımı (2x hızlı indexlenme)

Google toolbar, kullanılarak yine google’u ziyaret edilen sayfaladan haberdar edebilirsiniz. Bu şekilde yeni sayfanıza yapacağınız birkaç ziyaret ile indexlenmesine katkıda bulunabilirsiniz.

Anasayfa güncelliği (2x hızlı indexlenme)

Anasayfa ne kadar güncel ise, anasayfanızda yer alacak son yazıda o kadar daha erken farkedilir ve indexlnir. Anasayfanızın güncelleiği, sayfadaki farklılık ve çeşitlilik ile olur. Bunları nasıl sağlarız. Son yorumları gösterme : Yazılarınıza yapılan yorumları anasayfada göstererek devamlı güncel içeriğe sahip olmasını sağlayabilirsiniz. Rastgele yazılar : Rastgele yazıları gösterme de oldukça etkili bir taktiktir. Her sayfa gösteriminde rastgele yazı çıktıkça,anasayfa içeriği de farklılık göstereceği için o kadar bot ziyareti artacaktır. Forumdaki son yazılar : Eğer bir foruma sahipseniz, forumdaki son yazıları listeleyerek, hem forum yazılarının daha hızlı indexlenmesini sağlarsınız. Hem de, anasayfa içerisinde oluşan güncelleme ile Google Bot’un dikkatini çekersiniz.

Sayfa içlerinde benzer yazılar (1,5x hızlı indexlenme)

Bir yazı içerisinde, benzer yazıları listelerseniz, yeni yayınlanan yazının benzeri bir başka yazı Google Bot tarafından ziyaret edildiğinde, yine benzer yazılardan son yazının dikkat çekmesi sağlanacaktır.

Yazıya etiket eklemek (1.5x hızlı indexlenme)

Yazılan yazıya, daha önce kullanılmış bir etiket eklerseniz. Bu etiket sayfasının Google tarafından ziyaret edilmesi halinde son yazıda farkedilerek indexlenecektir.

Sonuç olarak, buradaki tüm yöntemlerin aynı yazıda uygulanması halinde, indexlenme hızını saniyelere kadar indirebilirsiniz.

Not : x ile belirtilenler kattır. Yani 2katı, 3 katı vs. gibi. Daha çok hangi kriterin daha ncelikli olduğunu belirtmek üzere kullanılmıştır. Kesin bir ölçü olmamakla birlikte, kişisel değerlendirme ve kanaattir.



11 Kasım 2010 Perşembe

Facebook Hesabiniz kapatildiysa ne yapacaksiniz?


Offffffffff offfffffffffffff facebook hesabım ve 70.000 üyeli sayfam az evvel kapatıldı.Benim başıma geldi,sizin de başınıza gelmiş olabilir diye,bulduğum bir çözüm yolunu paylaşmak istiyorum.Aynı zamanda bende deniyorum bugunden itibaren o çözümü..
Çözümü HAKAN KARA'nın blog adresinden alıp,aynen buraya koyuyorum
http://www.hknkr.com/blog/tekno-haber/395-facebook-hesabiniz-kapatildiysa-ne-yapacaksiniz.html

" Facebook hesabım kapatıldı " şeklinde googlede arama yaptığımda 40 bin sonuç veriyordu yaklaşık olarak; ve her sayfada benzer şeyler yazıyordu.

benim hesabım kapatılalı 6 aydan fazla oldu; kapatılmadan önce ise " spam mesajlar " konusunda facebook home sayfamda bir uyarı da gelmişti fakat bu uyarıdan çok sonra hesabım kapatıldı... Aslına bakarsanız spam mesaj vs. hiç sevmem, yapmadım; sadece facebookun bana vermiş olduğu hakları kullandım: hem de fazlasıyla =) Ama nasıl hapishaneye giren kişi " ben suçsuzum " der ya filmlerde, benim durumum da ona benziyor herhalde =)

Neyse, fazla konuşmadan sonuca geleyim... Hesabımı nasıl açtırdım?

Google de bir çok yazı - mail örneği var: ben size söyleyeyim bir işe yaramıyor onlar. Yaptığım çok basit: her gün düzenli olarak disabled@facebook.com mail adresine türkçe bir metin veya google de her sitede - forumda yazan ingilizce metni yolladım. Onun dışında ise facebook yardım sayfasında bulunan şu sayfadaki (ekleme : şu adresi de deneyebilirsiniz) formu haftada bir doldurup gönderdim. Eninde sonunda bana cevap verdiler, cevaplarına cevap verdiğinizde sabırlı olmanız gerekir çünkü verdiğim cevaba 1 haftadan önce cevap alamadım ( ne kadar çok cevap kelimesi kullandım )

Yani, facebook bu konuda biraz ketüm diyebilirim...

Ama yeni bir hesap açmak istemeyenlerdenseniz ve hesabınızın kapanmasını pek önemsemiyorsanız ( yine de hesabım yan tarafta dursun diyorsanız ) bu şekilde yaparsanız ben garanti ediyorum: eninde sonunda açılıyor =)

kolay gelsin şimdiden =)



İnş sonuca ulaşırız..

C de Mukemmel Sayi Nasil Bulunur ?


C dersini alırken bunu yapmak için biraz uğraşmıştım.İnternetten aramak yerine kendim yapmayı denedim :F
(resimde mükemmel sayılardan ilk 4 ü gösterilmiştir)
Ama yine internetten hazır arama peşinde olupta,siteme kadar gelmiş,"değerli programcı arkadaşları" geri çevirmeden hemen kodları vereyim :P


#include<iostream>
#include<conio.h>
#include<math.h>
//c0d3d by TRouBLeSHooTeR (troubleshooter01.blogspot.com)
int perfect(int a)
{ int i=1,sum=0;

for(i=1;i<a;i++) { /*calculating the perfect num.*/
if(a%i==0) {
sum+=i;
}
}
if(sum==a)
return true;
else
return false;
} //end of func.
void main()
{
int i,qw[100000];
for(i=1;i<100000;i++){
qw[i]=perfect(i); //sending data to perfect function
if(qw[i]==1){

cout<<"\n"<<i<<" is perfect"; //showing step

}
}
getche();
}





Anlamadığınız,sormak istediğiniz,değerli görüşleriniz için konu altına yorum yapabilirsiniz.

9 Kasım 2010 Salı

C de Fonksiyonlar ve Ornekleri


C dili dersini ilk aldığım zamanlarda,yazdığım fonksiyon örneklerini buldum bilgisayarımda,kısaca paylaşayım.hangi kod ne işe yarar göstereyim.
Öncelikle,fonksiyonları yardımcı olarak kullanırız.Şöyle düşünün,bir hesap makinesi yapıcaz ama ekip olarak.Birine diyoruz ki ali sen toplama işlemlerini yapan bi fonksiyon yaz,ayşe sen çıkarma işlemlerini yapan bi fonksiyon yaz vs gibi.Fonksiyonlar iş dağılımında çok güzeldir,ve ana programı sadeleştirir.herşeyi ana programın altına yazarsanız daha sonra birşey değiştirimek,düzeltmek istediğinizde biraz zorlanabilirsiniz.Amacım fonksiyonların gereksiz birşey olmadığını anlatmak :F (bi aralar bende öyleydim)

basitce kullanıcının girdiği a,b,c sayılarını işleme sokarak “x üzeri 4 * y üzeri 4 + z nin karesi ” işlemini yapalım.

#include <stdio.h>
#include <conio.h>
#include <math.h>

void main()
{
int x,y,z,mult;

printf("enter a,b and c");
scanf("%d %d %d",&x,&y,&z);
mult=pow(x,4)*pow(y,4)+pow(z,2);
printf("mult=%d",mult);
getche();
}


yukarıdaki kod,temel kodlarımız,şimdi bunu fonksiyon kullanarak bölelim.
fonksiyonları kullanmak için 4 tane yöntem vardır.Şimdi türkçe söyleyeceğim yanlış olabilir ben ingilizcesini öğrendim.
Değer alıp,geri döndüren(With passing value and return)
Değer alıp,geri döndürmeyen(With passing value and no return)
Değer almayıp,geri döndüren
(No passing value and return)
Değer almayıp,geri döndürmeyen
(No passing value and no return)

Şimdi başlayalım,
Değer alıp,geri döndüren(With passing value and return)

#include <stdio.h>
#include <conio.h>
#include <math.h>
int TRouBLeSHooTeR(int,int,int);
void main()
{
int x,y,z,mult;

printf("enter a,b and c");
scanf("%d %d %d",&x,&y,&z);
mult=TRouBLeSHooTeR(x,y,z);
printf("mult=%d",mult);

getche();
}
int TRouBLeSHooTeR(int x,int y,int z)
{
int mult;
mult=pow(x,4)*pow(y,4)+pow(z,2);
return(mult);
}


Gördüğünüz gibi TRouBLeSHooTeR fonksiyonuna 3 değer gönderdik integer olarak ve işlemi fonksiyon içinde yapıp return(mult) diyerek elde ettiğimiz işlem sonucunu geri döndürdük ana programa.

Değer alıp,geri döndürmeyen(With passing value and no return)

#include <stdio.h>
#include <conio.h>
#include <math.h>
void TRouBLeSHooTeR(int,int,int);
void main()
{
int x,y,z,mult;

printf("enter a,b and c");
scanf("%d %d %d",&x,&y,&z);
TRouBLeSHooTeR(x,y,z);
getche();
}
void TRouBLeSHooTeR(int x,int y,int z)
{
int mult;

mult=pow(x,4)*pow(y,4)+pow(z,2);
printf("mult=%d",mult);

}

Değer almayıp,geri döndüren(No passing value and return)

#include <stdio.h>
#include <conio.h>
#include <math.h>
int TRouBLeSHooTeR();
void main()
{
int mult;
mult=TRouBLeSHooTeR();
printf("mult=%d",mult);

getche();
}
int TRouBLeSHooTeR()
{

int x,y,z,mult;
printf("enter a,b and c");
scanf("%d %d %d",&x,&y,&z);
mult=pow(x,4)*pow(y,4)+pow(z,2);
return(mult);
}


Değer almayıp,geri döndürmeyen(No passing value and no return)

#include <stdio.h>
#include <conio.h>
#include <math.h>
void TRouBLeSHooTeR();
void main()
{
TRouBLeSHooTeR();
}
void TRouBLeSHooTeR()
{
int x,y,z,mult;
printf("enter a,b and c");
scanf("%d %d %d",&x,&y,&z);
mult=pow(x,4)*pow(y,4)+pow(z,2);
printf("mult=%d",mult);
getche();
}

Sormak istediğiniz birşey varsa,konu altına yorum yaparak sorabilirsiniz..Anlatım bana aittir.
İyi çalışmalar..

1 Kasım 2010 Pazartesi

Youtube Yasağının Kalkması, Yasak Nedeniyle Youtube'a Giremeyen Tek T.C. Vatandaşı Ekrem Gündüz Tarafından Coşkuyla Kutlandı

İçerdiği uygunsuz videoların silinmesinin ardından Youtube'a uygulanan erişim yasağının kalkması Türkiye genelinde sükunetle karşılanırken, yasak nedeniyle 2007'den beri Youtube'a giremeyen tek kullanıcı olan Ekrem Gündüz cephesinde ise büyük bir sevinç vardı.

Sevincini paylaşamadı

Kırşehir Adliyesi'nde devlet memurluğu yapan Ekrem Gündüz (30), yaklaşık 3 yıl aradan sonra tekrar Youtube'a kavuşmanın coşkusunu sabahlara kadar yüzlerce komik video izleyerek yaşadı. Mutluluğunu paylaşmak için aradığı arkadaşlarının "Eee... yani?" şeklindeki kayıtsız tavırlarına rağmen neşesinden bir şey kaybetmeyen Gündüz, "Gördüm ki yasak süresince gurbetteki vatandaşlarımız bizim yokluğumuzu hiç hissettirmemişler. Gerek ekledikleri videolarla olsun, gerek yorumlarıyla olsun Türk milletinin Youtube'daki varlığını başarıyla devam ettirmişler. Bu da beni ayrıca çok mutlu etti." sözleriyle, olan bitenden hala hiçbir şey anlamadığını çok net bir şekilde gözler önüne serdi.

Artık birçok espriyi anlayabiliyor

Youtube'un erişime açılmasıyla adliyedeki çalışma arkadaşlarının daha önce yaptığı birçok espriyi de ancak şimdi anlamaya başladığını kaydeden Ekrem Gündüz, sözlerine, "Bizim odada bir 'Artiz ne arar la adliyede' lafı dolanıp duruyordu kaç zamandır mesela. Açıkçası, bugüne kadar pek anlamasam da yine de gülüp geçiyordum. Hatta yerli yersiz birkaç kez benim de söylemişliğim vardır. Maksat ortama yabancı kalmamaktı işte, ama şimdi o video gözümün önüne gelince... Ahahah.. Çok komik ya... Nerden duymuşlarsa bizim çocuklar artık. Heralde televizyonda falan çıktı zamanında, ben kaçırmışım..." şeklinde devam etti.

"Duruşumuzla ders verdik"

Her şeye rağmen Türk halkının, internette yer alan bazı videolardaki saygısızlıklara karşı duruşunun önemli olduğunu da vurgulayan Ekrem Gündüz, "Yasağın işe yarayabilmesi için halkımızın ilk günden itibaren Youtube'un açılması için yetkililere baskı yapmadan, hükümetimizin aldığı kararın sonuna kadar arkasında olduğunu göstermesi çok önemliydi ve biz ülke olarak bunu başardık. Keşke kutsal değerlerimize hakaret eden bir takım videoları hiç yayınlamasalardı da, bu tatsızlıklar hiç yaşanmasaydı. Eminim bizim kadar onlar da üzüldü, bizim onları özlediğimiz kadar onlar da bizi özledi..." diyerek, Youtube'un da hatalarından ders aldığına inandığını belirtti.

Son olarak yaşanan bu tatsızlıkları her iki tarafın da unutması gerektiğine dikkat çeken Gündüz, açıklamalarına şu sözlerle son verdi: "Umuyorum ki yaşanan bu süreç hem Youtube için hem de diğer siteler için bir örnek teşkil eder. İsteyince, iyi niyetle yaklaşınca her sorun çözülüyor. Biliyorum biraz amiyane olacak ama ,bu ülke bazı zararlı içerikleri kaldırması halinde Youporn'a dahi kucak açacak hoşgörüye sahiptir. Bu, böyledir..."


haber güzeldi yayınlamak istedim,alıntıdır



Etiketgiller

.NET (1) .nomedia (1) .torrent uzantılı (1) *#0228# quick start (1) *#0228# Quick Start ne işe yarıyor (1) 8 mart nedir (1) a/an ve the Kullanımı (1) açamıyorum (1) android dns adresi değiştirme (1) android dosya gizleme hesap makinesi (1) android gizli klasör (1) android market (2) android porno (1) android yasakli site acma programi (1) arkadaş ekleme (1) ayrılık şiirleri (1) ayrılık yazıları (1) ayrılıkla ilgili (1) Battle Royale 0xc000007b hatası (1) Bedelli askerlik (1) Beyaz Ekran Sorunu (2) Blog güncellemeleri (1) blog tema değişimi (2) bowling oyunları (1) bowling skor (1) bowling strike (1) bowlingde skor (1) bozuluyor (1) Bu ağa bağlanamıyor (1) bu ağa bağlanılamıyor windows 8 (1) Bu öğe bulunamadı (1) Call of Duty (1) Cd key already in use (1) clash royale (1) clash royale deste (1) core_ets2mp.dll Hatası (1) counter strike cd key sorunu (1) cs 1.6 (1) cs cd key değiştirme işlemi (1) çalışma prensibi (1) çalışmayı durdurdu (2) çalışmıyor (2) çalıştırma (1) çözüldü (1) çözüm (5) Çözümü (8) ders notu (1) deyimler (2) disk temizleme (1) dll (2) dll dosyası (1) dll hatası (2) DNS (1) DNS adresleri (1) dns ayarları (3) DNS listesi (1) dosya gizleme (1) dosya silinmiyor (1) Dosya Şifreleme (1) dowland (1) dünya kadınlar günü (1) e-devlet (1) En Hızlı DNS (1) English Proverbs (1) ets 2 hava basıncı sorunu (1) ets2 (3) ets2 düşük hava basıncı (1) euro truck simulator 2 (2) euro truck simulator 2 multiplayer (1) face hackleme (1) facebook filmi (1) facebook giremiyorum (3) Facebook Hesabım kapatıldı (1) facebook hesabıma ulaşamıyorum (1) facebook neden açılmıyor (1) facebookta bakım (1) facede profiline kimler bakmış (1) FIFA 18 (1) FIFA 18 DirectX Function Sorunu (1) filtrenize göre iş bulunmuyor (1) fiyat listesi (1) fiyatı ne kadar (1) FM 2018 (1) Football Manager 2018 (1) Fortnite (1) Fortnite Battle Royale (1) giremiyorum (1) Google (9) google güvenlik (1) google hatası (1) göremiyorum (1) görünmesin (1) gösterimi (1) göstermek (1) göstermiyor (2) gözükmesin (1) gözükmesini engellemek (1) GTA 5 (2) GTA 5 Açılmama Sorunu (1) Gta 5 Online bağlantı sorunu (1) GTA 5 yükleme Sorunu (1) GTA v donma sorunu (1) gta v kasma sorunu (1) güncelleme (2) güncelleme duraklatıldı (1) haberi (1) haberleri (3) hack (2) happy new year (1) Hata Kodu: -130 Sayfa yüklenemedi (bilinmeyen hata) (1) hata veriyor (1) hatası (3) hatchback (1) Hayat Hikayesi (1) Ingilizce fillerin 2. ve 3. halleri (1) ie7 (1) ie8 (1) ilginç (1) ilişki durumu (1) ilk kim (1) inanılmaz evlenme teklifi (1) inceleme (5) indir (9) indirim kodu (1) ingilizce ders (1) ingilizce sözler (1) instagram (5) instagram durduruldu (1) instagram geçiçi olarak engellendin (1) instagram güncelleme (1) instagram hatası (1) internet explorer (1) ios (6) ios 11 (1) ios 11 şarj sorunu çözümü (1) istanbul (3) istatistikler (1) iş takip programı (1) javascript (1) kadın (1) kaldırır mı (1) Kamera Sorunu (2) kapandı (1) karakter problemi (1) karakter sorunu (1) kentsel dönüşüm (1) kentsel dönüşüm kira yardımı (1) kentsel dönüşüm laboratuvarı (1) kız arkadaş (1) kız arkadaşı (1) kız tavlama (1) kilitleniyor (1) Kilo Almak icin (1) kim 500 milyar ister (1) kim milyoner olmak ister (15) kimdir (10) klasör gizleme (1) komik resimler (1) korkunç (1) kredi hesaplama (1) kredi notu düşmeyen bankalar (1) kumanda (1) kurucusu kim (1) kurulumu (2) library (1) mantığı nedir (1) Masterchef (1) Masterchef Türkiye (1) Mazda 3 2018 (1) mazda 3 inceleme (1) mp3 (4) mp3 açılımı nedir (1) MSVCR100.DLL (1) Mukemmel Sayı (1) Mustafa (1) mükemmel sayı nedir (1) müslüm gürses kimdir (1) nasıl (23) nasıl çalışır (3) nasıl girerim (1) nasıl gizlenir (1) nasıl kaldırılır (1) nasıl kapatılır (1) nasıl oynanır (1) nasıl silinir (1) nasıl yaparım (6) ne (7) ne demek (11) ne işe yarar (10) ne kadar (1) ne zaman (11) ne zaman kuruldu (1) neden (4) neden açılmıyor (1) neden hata veriyor (1) Need for Speed (5) Need for Speed hatası (1) Need For Speed Payback (1) Need For Speed The Run (1) nfs (5) nfs hot pursuit (2) nfs the run (1) niçin (1) niye (8) oyun (30) oyun hilesi (1) öğe bulunamadı hatası konumunu doğrulayıp yeniden deneyin win 10 (1) örneği (1) örnek proje (1) özellikleri (2) pes 2011 (1) PES 2017 PES 2018 (1) philips tv (1) php (4) PLAYERUNKNOWN'S BATTLEGROUNDS (1) porna (1) programı (3) pugb (3) QR Kod Nedir (1) resimleri (1) RISK: Global Domination (1) s-voice dil değiştirme (1) s6 özellikleri (1) samsung (10) seditio (6) Seditio eklenti (4) Serel Yereli (1) Sevgili (2) sevgilim (1) sevk tarihi ne demek (1) sistem gereksinimleri (4) sorun (3) sorun çözümü (27) sorunları (1) sorunu (8) sosyal medya (5) sözleri (4) steam (9) steam hatası (4) strike nedir (1) şarj sorunu (1) tavsiye android uygulamaları (1) tavsiye edilen android uygulamaları (1) teknoloji (2) telefon (18) the game malfunctioned hatası (1) Toyota Auris (2) Trackmania Nations Forever (1) troubleshoot3r (2) troubleshooter (21) truckersMP (1) türkçe (3) türkçe yama (2) update (2) update hatası (1) video (3) videoları (2) web dizayn (1) web tasarım (1) web tasarım adana (1) win 10 (1) win10 (3) win7 (4) windows (7) windows 10 (6) windows 7 (5) xinput1_3.dll (1) yasaklı sitelere girmek (2) zaman (1)